Arzu Taşkın / Tiyatro Gazetesi Röportaj

Kırmızı Kalem Sanat’ın kuruluş hikayesi nasıl başladı? 

Kendi istediğimiz tarzda, istediğimiz şekilde sanat yapmak ve bu özgürlüğü yakalamak adına yeni bir rota belirledik diyebiliriz. 11 yıl kadar önce ben ve bana destek olan birkaç arkadaşımla bu keyifli yolculuğa başladık. Başta amacımız bir özel tiyatro olarak, şehrimizde bulunan değerli ödenekli tiyatroların repertuarı dışında olabilecek alternatif işler yapmaktı. Ancak süreç bizi akademik faaliyetlere götürdü. Böylelikle büyüdük ve geliştik. 

Kurumunuzda verdiğiniz eğitimler ve ayrıca danışmanlık hizmetleriniz nelerdir? 

Kurumuzuz bünyesinde Tiyatro, Yaratıcı Drama, Temel Oyunculuk, Kamera Önü Oyunculuğu, Diksiyon, Özel Enstrüman Dersleri, Bale ve Modern Dans eğitimlerimiz mevcut. Casting Danışmanlık, Kurumsal Danışmanlık ve Şirket İçi Kurumsal Eğitimler, verdiğimiz danışmanlık hizmetleri arasında. Casting Danışmanlık kapsamında öğrencilerimizi ve destek isteyen oyuncularımızı yapım şirketlerine yönlendirip, doğru projelerle buluşmasını sağlıyoruz. Bir diğer hizmetimiz olan Kurumsal Danışmanlıkta, şirketlerin İnsan Kaynakları departmanına yönelik çalışmalarımız gerçekleşiyor. Çalışanların grup içindeki ve sosyal çevresindeki durumunu analiz etme, duygusal ve mental yapılarını keşfetmek gibi unsurları hedef alıyoruz. Şirket İçi Kurumsal Eğitimler ise, drama ve tiyatro teknikleriyle, firma çalışanlarının iletişimlerini kuvvetlendirme ve motivasyonlarını artırma unsurlarına destek veriyor. 

Tiyatro – Oyunculuk eğitimlerinizin içeriği ve amacı neleri kapsıyor? 

Sadece tiyatro ve oyunculuk eğitimi vermediğimiz gibi, tiyatro ve oyunculuk eğitiminde farklı amaçlar güttüğümüzü söyleyebilirim. Buraya tiyatro ve oyunculuk eğitimi için gelen insanlara yönelik farklılık gösteren programlarımız var. Bunlar MEB’e bağlı sertifikalı Kamera Önü Oyunculuk Programı, yine sertifikalı Yaratıcı Drama Liderliği/Eğitmenliği Programı, Konservatuar ve Güzel Sanatlara Hazırlık Programlarıdır. Bunların yanı sıra, farklı yaş ve seviyelerde Yaratıcı Drama, Tiyatro ve Temel Oyunculuk eğitimlerimizle, öğrencilerimize geniş bir perspektiften bakma imkanı sunuyoruz. Hobi gruplarımız da her zaman kurumumuzun vazgeçilmezi ve Kırmızı Kalem’in altını çizmekten mutluluk duyduğu, karşılıklı olarak hem eğlenip hem de öğrendiğimiz bir grup olarak bizlerle. 

Doğaçlama oyununuzun bu kadar çok sevilmesinin nedenini siz nasıl yorumluyorsunuz? 

Ayan Beyan Doğaçlama ekibi olarak öncelikle birbirimizi ve içinde bulunduğumuz oluşumu seviyoruz. Bizi izleyenlerin de bu sıcaklığı hissetmesi çok olası bir durum. Uzun zamandır yaptığımız bir şey sonuçta. Kendi aramızdaki kimya sahneye, oradan da seyircinin kalbine dokunuyor. Hal böyle olunca, yaptığımız işin seyirci nezdinde ayrı bir yeri oluyor. Doğaçlama gösterilerimizde kendimizi tamamen o ana bırakıyor aynı zamanda da seyirciyle interaktif bir şekilde ilerliyoruz. İçimizdeki yaratıcılık, bizi çok seven ve yalnız bırakmayan seyircilerimizle buluşturmuş oluyor. 

Antalya’nın sanat adına ilham veren bir şehir olması, mevsimi ve tarihi çalışmalarınıza nasıl yansıyor? 

Antalya’nın tarihini göz önüne alınca, sanata ve sanatçıya verdiği değer çok aşikar. Sizin de dediğiniz gibi “ sanat adına ilham veren bir şehir.” İlham alınacak çok önemli şeylere sahibiz. Biz de bu noktadan yola çıkarak, tohumlarımızı bu şehre attık ve bu şehrin değerleriyle filizlendik. Oyunculuğa Antalya’da başlamış halen daha bağını koparmamış birçok oyuncuyla çalışma fırsatımız oluyor. Öğrencilerimizin dersleri kapsamında gezdiğimiz tarihi müzeler, hem yaşadıkları şehre olan farkındalıklarını hem de derslere getirdikleri farklı bir bakış açısını perçinliyor. Açıkcası mevsimsel olarak da bizi yormayan bir şehir diyebilirim. Gördüğümüz güneşli gün sayısının fazla olduğunu düşünürsek, derslerimizi ve gösterilerimizi açık havada yapma şansını yakalamak ayrı bir keyif oluyor bizim için. 

Kurumunuzdaki eğitimlerinizle öğrencilerinizin gelişiminde ve hayat yolculuğunda nasıl izler bırakıyorsunuz? 

İki farklı açıdan yaklaşmak doğru olur: Sonuç odaklı ve süreç odaklı eğitimler. Sonuç odaklı eğitimden kastımız; bir ya da bir buçuk yıl süren sertifika programlarında veya konservatuara hazırlık sürecinde kurum olarak önceliğimiz, yüksek motivayon sağlamak. Öğrencilerin bu yüksek motivasyonla aldıkları eğitimin daha kaliteli bir forma bürünmesinde yardımcı olmak en büyük gayemiz. Sadece müfredatta yazanlar dışında, öğrenciler kurum içinde bizlerle görülerini paylaşarak karşılıklı olarak yaratıcı süreçler de geliştirebiliyoruz. Süreç odaklı eğitime gelecek olursak, özellikle hobi gruplarımızı tiyatro ve dramanın gücüyle, insanların hayatlarını değiştirici ve dönüştürücü olumlu etkiler kazandırmak olarak açıklamak doğru olacaktır.  

Pandemi süreci Kırmızı Kalem Sanat’ı nasıl etkiledi? Yeni düzende, yeni projeleriniz var mı? 

Herkes gibi biz de büyük bir şaşkınlık ve korku içinde durumu anlamaya çalıştık. Herkesi etkilediği kadar -belki de daha fazla- bizi de etkiledi desek doğru olur. Fakat bu süreci, hem kurumumuz hem de öğrencilerimiz için nasıl yöneteceğimizi planlamakta gecikmedik. Online eğitimlerimize planlı ve programlı bir şekilde geçiş yaptık. Ardından kontrollü normalleşme sürecine geçildiğinde, tüm önlemlerimizle derslerimize devam ettik. Yeni projelerimiz yolda tabii ki. Başta kamere önü oyunculuk programımızla, oyuncu olma yolunda geniş bir kapı açmaya başlayacağız.